image.jpg

Derginin Adı: Humanitas - Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi
Cilt: 2016/1
Sayı: 7
Makale Başlık: DAS ‚UNHEIMLICHE’ BEI SIGMUND FREUD ALS SYNTHESE AUS LITERATUR- UND PSYCHOANALYSE
Makale Alternatif Dilde Başlık: SİGMUND FREUD’DA YAZINSAL ANALİZ VE PSİKOANALİZİN SENTEZİ OLARAK 'ESRARENGİZLİK'
Makale Eklenme Tarihi: 21.09.2016
Okunma Sayısı: 1
Makale Özeti: Sigmund Freud, dessen Bedeutung bis heute nicht nur für die Psychologie, sondern auch für viele andere wissenschaftlichen Disziplinen unbestreitbar ist, kombiniert in seinem Essay Das Unheimliche (1919) die von ihm gewonnenen Erkenntnisse der Psychoanalyse mit Elementen der Literatur, um auf diese Weise das Phänomen des ‚Unheimlichen’ zu erklären. Doch was genau ist das ‚Unheimliche’? Durch welche Faktoren ist es determiniert? Wie setzt Sigmund Freud seine Erkenntnisse aus der Psychoanalyse ein, um das Phänomen des ‚Unheimlichen’ in der Literatur zu erklären, und damit wiederum dem ‚Unheimlichen’ näher zu kommen? Und welchen Nutzen hat die Synthese aus Literatur- und Psychoanalyse für die Literaturwissenschaft? Ziel des vorliegenden Beitrags ist es, diesen Fragen nachzugehen, indem Sigmund Freuds Studie über Das Unheimliche (1919) gefolgt werden soll. Dabei wird zunächst eine Eingrenzung des ‚Unheimlichen’, die Freud aus etymologischen Überlegungen schöpft, vorgenommen. In einem nächsten Schritt soll die aus der Psychoanalyse abgeleitete Differenzierung des ‚Unheimlichen’ dargelegt werden. Darauf aufbauend wird das ‚Unheimliche’ anhand literarischer Texte konkret betrachtet und mit der psychoanalytischen Deutung Freuds verbunden. Welche Implikationen hieraus für das Phänomen des ‚Unheimlichen’ folgen und welchen Nutzen die Verknüpfung von Literatur- und Psychoanalyse für die Literaturwissenschaft haben kann, soll abschließend betrachtet werden.
Alternatif Dilde Özet: Sadece psikoloji bilimi için değil, aynı zamanda diğer birçok bilim dalı için tartışmasız öneme sahip olan Sigmund Freud, Esrarengizlik (1919) adlı yazısında “esrarengiz” olgusunu açıklayabilmek için psikoanalize dair fikirlerini yazınsal metinlere uyarlamıştır. Böylelikle yazınsal analiz ve psikoanalizi bir araya getirerek disiplinler arası bir sentez ortaya çıkarmıştır. Sigmund Freud’a göre “esrarengiz” olgusu tam olarak neyi ifade etmektedir? Hangi etkenler ile ortaya çıkmaktadır? Sigmund Freud, yazında yer alan “esrarengiz” olgusunu açıklamak ve bununla birlikte bu olguyu genel hatlarıyla açıklığa kavuşturmak için psikoanalize dair kendi fikirlerini nasıl uygulamaktadır? Yazın analizi ve psikoanalizi bir araya getirerek oluşturulan bu sentezin yazınbilim açısından ne tür faydaları bulunmaktadır? Bu çalışmanın amacı, Sigmund Freud’un Esrarengizlik (1919) adlı çalışmasından yola çıkarak yukarıda bahsi geçen araştırma sorularına cevap vermektir. Bu bağlamda öncelikle Freud’un etimolojik düşüncelerle oluşturduğu “esrarengiz” kavramının tanımı yapılacaktır. Sonraki adımda Sigmund Freud’un psikoanaliz fikirlerine dayanarak açıkladığı “esrarengiz” olgusu ile ilgili olarak yaptığı “yaşantıdaki esrarengizlik” ve “kurgudaki esrarengizlik” arasındaki ayrım irdelenecektir. Buna bağlı olarak “esrarengiz” olgusu çalışma açısından uygun olarak nitelendirilebilecek yazınsal metinler örnekleminde ele alınacak ve Freud’un psikoanalitik açıklamalarıyla birleştirilecektir. Sonuç bölümünde ise, Sigmund Freud’un Esrarengizlik (1919) adlı yazısında gerçekleştirmiş olduğu yazınsal analiz ve psikoanaliz sentezi ile “esrarengiz” kavramından hangi çıkarımların yapılabileceği ve bunun yazınbilime hangi faydaları sağlayabileceği tartışılacaktır.

PDF Formatında İndir

Download PDF