image.jpg

Derginin Adı: MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ DERGİSİ
Cilt: 2013/2
Sayı: 1
Makale Başlık: THE NEW VERSION OF TURKISH PENAL CODE ARTICLE 301: AN EVALUATION
Makale Alternatif Dilde Başlık: THE NEW VERSION OF TURKISH PENAL CODE ARTICLE 301: AN EVALUATION
Makale Eklenme Tarihi: 1.10.2015
Okunma Sayısı: 1
Makale Özeti: Article 301 of the Turkish Penal Code (TPC) is a very controversial article both in Turkey and in the international arena. It has been criticized on the grounds that it restricts and even does away with freedom of expression. The first version of Article 301 of the TPC No. 5237 maintained the general characteristics of the last version of Article 159. However, while on the one hand some people continually expressed their demands for the complete abolishment of this article, on the other hand some expressed the opinion that the article should be made more concrete. As a result of these efforts, the article was revised with a law dated 30 April 2008. Although the number of sentenced cases has decreased since the last amendment, discussions about and criticism of the article have not ended. This study analyzes the last version of the article and tries to clearly delimit this type of crime, particularly because it restricts the freedom of expression.
Alternatif Dilde Özet: Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 301. maddesi (Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama) (765 sayılı TCK madde 159) Türk ceza hukukunda en problemli maddelerden birisi olarak görülmektedir. Bu madde yurt dışında da çok eleştirilen bir maddedir. Uygulamada Hrant Dink, Orhan Pamuk, Elif Şafak gibi yurtdışında da tanınan kişilerin bu maddeden mahkum edilmesi dolayısıyla, bu maddenin ifade özgürlüğünün önündeki en önemli engellerden biri olduğu sıklıkla vurgulanmaktadır. Türk Ceza Kanunu’nun 301. Maddesinin ilk hali, bir takım değişiklikler yapılarak 765 sayılı TCK’nın 159. Maddesinin son halini büyük ölçüde korumuştu. Ancak kamuoyunda, bu maddenin tamamen kaldırılması ya da daha somut hale getirilmesi yönündeki eleştiriler üzerine 30.4.2008 tarihli 5759 sayılı kanunla madde yeniden düzenlenmiştir. Ancak bu değişiklikten sonra da madde üzerindeki tartışmalar ve eleştiriler son bulmamıştır. Bu makalede son haliyle maddenin ifade özgürlüğü karşısındaki durumu ele alınmış ve bu suç tipinin sınırlarının net olarak çizilmesine çalışılmıştır.