Derginin Adı:
|
Littera Turca Journal of Turkish Language and Literature
|
Cilt:
|
2015/1
|
Sayı:
|
2
|
Makale Başlık:
|
BİR BEKTAŞÎ NASİHAT-NÂMESİNDE SÜNNÎ İTİKADI İZLERİ
|
Makale Alternatif Dilde Başlık:
|
THE TRACES OF SUNNI BELIEF IN A BEKTASHI’S NASİHATNAME
|
Makale Eklenme Tarihi:
|
29.11.2015
|
Okunma Sayısı:
|
4
|
Makale Özeti:
|
Bektaşîlik bugün bile hakkında çok fazla araştırma ve çalışma yapıldığı hâlde üzerinde mutabakat
sağlanamamış bir yapı halinde Türk kültür hayatında varlığını sürdürmektedir. Bunda şüphesiz ülkemizde ve
yurt dışında konu üzerinde bilinçli/bilinçsiz söylemlerden oluşan bir bilgi kirliliğinin bulunması, her
araştırmacının bu yapıya kendi durduğu yere göre anlam vermesi ve konu üzerinde bilgili/bilgisiz herkesin
kalem oynatmasının payı bulunmaktadır. Oysa konuya Bektaşîliği temsil ettiği düşünülen şair ve yazarların
eserlerinden hareketle yaklaşılırsa bu inanç yapısının tarihsel gelişimi ve arka planı daha iyi aydınlatabilir.
Böylece söz konusu inanç sisteminin heterodoks ya da ortodoks bir yapıda mı olduğu yahut da batıdan
alınmış olan bu tarz kıstaslara aslında gerek olup olmadığı hususu daha iyi anlaşılabilir. Ayrıca böyle bir
konumlandırmanın gerekli olup olmadığı da tartışılabilir. Son dönem Bektaşî şairlerinden birisi olan Sıdkî
Baba’nın mesnevi tarzında kaleme alınmış olan ve Bektaşî inancında tarikat mensubunun geçeceği maddi ve
manevi aşamaları gösteren “dört kapı kırk makam” anlayışını dile getirdiği Nasihat-nâme-i Sıdkî’si bize bu
konuda yardımcı olacak önemli eserlerden bir tanesidir.
|
Alternatif Dilde Özet:
|
Bektashism is continuing its existence within the Turkish cultural life, it remains as a non-arbitrated
phenomenon even today despite the fact that there has been numerous research done. This condition,
undoubtedly, results from the info-pollution constituted by the production of (un)conscious discourses,
biased understandings of the phenomenon by every researchers, and the inexpert pens on the topic.
However, if the works of poets and authors of those who are thought as the representatives of Bektahism
are primarily considered, it would be easy to shed more lights on the historical development and
background of this belief system. This eventually provides an consistent way to understand whether this
belief system is a heterodoxy or an orthodoxy, or whether it is necessary to use these Western
conceptualizations at first place. It could be also argued whether this kind of orientation is required or not.
This paper will present a sample example of this approach by dealing with the work of one of the late
Bektashi poets, Sıdkî Baba’s Nasihat-name-i Sıdkî, expressing material and spiritual stages called as “dört
kapı kırk makam” that a Bektashi dervish would go through.
|