Makale Özeti:
|
Duygu, düşünce ve tecrübelerin yazı aracılığıyla anlamlı bir şekilde resmedilme işine metin adı verilmiştir. Metinler, eğitim – öğretim süreci dâhil hayatımız boyunca bilgi edinmek için en sık başvurulan kaynaklardır. Bilgiye sahip olmanın güce sahip olmakla bir görüldüğü günümüzde toplumlar, eğitim- öğretim faaliyetleri ile bireylerin ihtiyaç duyduğu bilgilere kendi başlarına ulaşabilmelerini ve ulaştığı bilgilerle önceden sahip olduğu bilgileri ilişkilendirip yapılandıran fertler yetiştirmeyi amaçlar. Bu amacın gerçekleştirilebilmesi için bilgi edinmede en çok başvurulan materyallerden olan metinlerin bireyler tarafından anlamlandırılıp çözümlenebilmesi gerekir. Bir metnin çözümlenmesi, yazılı bir etkinliği metin olarak değerlendirmemizi sağlayan metinsellik ölçütlerinin uyum içerisinde olup olmamasıdır. Metinsellik ölçütlerinden biri de tutarlılıktır. Tutarlılık, bir metindeki cümleler arasındaki bağlantıların kurulup anlamsal ve mantıksal olarak düşüncelerde bir boşluk oluşturmadan metni bir bütün olarak ele almadır. Başka bir deyişle tutarlılık, metnin anlamsal bir bütünlük oluşturmasıdır. Tutarlılık yazarın zihninde var olan duygu, düşünce ve tecrübeleri yazıya aktarırken anlam yönünden uyum yakalayıp yakalayamadığı ile ilgilenir. Sağlıklı bir bilgi edinmenin gerçekleşebilmesi için metinde de bu uyumun olması ve okuyucunun bunu yakalayabilmesi gereklidir. Bu nedenle anlam kurmada, herhangi bir amaçla metin oluşturmaya çalışan yazar ve daha önce oluşturulan metinlerden bilgi edinmek isteyen okuyucular arasında anlam yönünden köprü kuran tutarlılığa ihtiyaç vardır. Bu araştırmada, Türkçe öğretmen adaylarının oluşturdukları öyküleyici metinlerin tutarlılık düzeyini tespit edilmesi amaçlamaktadır. Çalışmamızda 2013- 2014 eğitim öğretim yılı Erciyes Üniversitesi 1. ve 3. sınıflarında öğrenim gören 35 kişiyle gerçekleştirilen bu araştırmanın verileri “Öyküleyici Anlatım Tutarlılık Değerlendirme Ölçeği” ile değerlendirilerek elde edilen sonuçlar SPSS 20 paket programıyla analiz edilmiştir.
|
Alternatif Dilde Özet:
|
The process of meaningfully represent emotions, thoughts and experiences through writing is called text. Texts are the most frequently referred resources throughout our lives, including educational life. Today, having information means having power, and societies of this age aims at raising individuals who can reach knowledge on their own, and can associate and construct these knowledge with what is already known before. In order to reach this goal, it is necessary to interpret and analyze texts, which is one of the most frequently used materials for obtaining information by human beings. Analysis of a text means determining if textuality criteria, which ensure us think that a written activity is a text, is coherent. One of these textuality criteria is consistency. Consistency is to approach a text as a whole and to establish connections between sentences without causing a lexical or logical gap. In other words, consistency is a text's forming a meaningful integrity. Consistency discusses if coherence is obtained in terms of meaning while transferring emotions, thoughts and experience in mind to writing. In order to ensure a healthy knowledge acquisition, this coherence should exist in text and audiences should internalize this. This is why, while establishing meaning, there should be a consistency that establishes a bridge between writer, who attempts to create a text, and reader, who want to obtain information from previously formed texts. Thus, in this study, it is attempted to determine the consistency level in the texts of Turkish teacher candidates on the basis of narrative texts created by them. The study is carried out with 35 people studying at 1st and 3rd grade in Erciyes University at 2013-2014 education year. Data of the study is analyzed with SPSS 20 package program after evaluating the obtained data with “Narrative Expression Consistency Evaluation Scale”.
|