image.jpg

Derginin Adı: Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi
Cilt: 2016/1
Sayı: 35
Makale Başlık: OKTAY RİFAT’IN TECELLİ BAŞLIKLI ŞİİRİ VE ÇEVİRİLERİ ÜZERİNDEN ÇEVİRİYİ GÖSTERGEBİLİMLE BULUŞTURMAK
Makale Alternatif Dilde Başlık: MATCHING TRANSLATION WITH SEMIOTICS THROUGH OKTAY RİFAT'S TECELLİ AND ITS TRANSLATIONS
Makale Eklenme Tarihi: 21.08.2016
Okunma Sayısı: 6
Makale Özeti: Yaşamda kullanılan gösterge üretme ve gösterge okuma yöntemlerinden, yazınsal bir yapıtı üretme ya da çözümleme süreçlerinde de yaralanılabilir, zira yazınsal yapıt gerçek insanlar tarafından yine gerçek insanlara yönelik olarak üretilmekte ve gerçek insanlar tarafından okunmaktadır. Fransız göstergebilimci ve Paris Göstergebilim Okulu’nun kurucularından Jean-Claude Coquet’nin geliştirdiği “Söyleyenler Kuramı” , söylemin üreticisi kadar alıcısına da önem verir, zira üretilen her söylemin bir de dinleyeni, yani bir alıcısı vardır. Söyleyen söylediğini bitirdiğinde dinlemeye koyulur ve söylem alıcısı konumuna geçer. Böylelikle karşılıklı yer ve rol değiştirme sonucunda oluşan anlamlamada, söylem üreticisi gibi söylem alıcısı da rol alır ve söyleyenin söylediği kadar, alımlayan öznenin de bu söylenenden ne çıkardığı önem kazanır. Bu kuramı, çeviri göstergebilimi açısından ele alacak olursak, yazarı söylem üreticisi ve çevirmeni de söylem alıcısı olarak düşünebiliriz. Çevirmen de yazarın metnini alımladıktan sonra, bu kez rol değiştirip metnin yeniden üreticisi konumuna geçmektedir. Bu çalışmada Coquet’nin “Söyleyenler Kuramı” ışığında, çevirmen özgün metin bağlamında metnin okuyucusu ve çeviri metin bağlamında ise yeniden üreticisi olarak ele alınmaktadır. Bu doğrultuda, Oktay Rifat’ın Tecelli adlı şiirinin Fransızca ve İngilizce çevirileri Sündüz Öztürk Kasar’ın geliştirdiği “Anlam Bozucu Eğilimler Dizgeselliği” çerçevesinde incelenerek, özgün metinden yapılacak her bir okumanın ve ardından da her bir çevirinin maruz kalabileceği çeşitli anlam dönüşümleri üzerinde durulmakta ve bu dönüşümlerden mümkün olduğunca kaçınma noktasında çeviri göstergebiliminin sunabileceği katkı ortaya koyulmaktadır.
Alternatif Dilde Özet: The methods we use to produce and read signs in daily life can be employed in the processes of producing or analyzing a literary text, because it is produced by people for people. In the “Theory of Instances of Enunciation” propounded by Jean Claude Coquet, the receiver of discourse is as important as the producer of discourse because every discourse that is produced has a listener (receiver): when one finishes speaking, one starts to listen and assumes the role of the receiver. Signification is achieved as a result of this mutual change in place and role and like the producer of discourse, the receiver has a role in signification because what is understood from what is said is as important as what is said. If we take this theory from the point of view of the semiotics of translation, we can think of the author as the producer of discourse and the translator as the receiver of discourse. After receiving the author’s text, the translator changes her/his role from being the receiver of discourse to being the reproducer of discourse. In this study, in the light of Coquet’s “Theory of Instances of Enunciation”, the translator is treated as the reader of the text in the context of the original text and as the reproducer of the text in the act of translating it. In line with this approach, this study analyzes Oktay Rifat’s poem, Tecelli, and compares it with its French and English translations within the framework of Sündüz Öztürk Kasar’s “Systematics of Designificative Tendencies” to demonstrate some eventual transformations in meaning to which every reading of the original text and subsequently every translation might be exposed. Finally, it shows how semiotics of translation might contribute in avoiding these transformations as much as possible.

PDF Formatında İndir

Download PDF