Makale Özeti:
|
Romanın Türk Edebiyatı’na girişi Tanzimat dönemine rastlar. Edebiyatın toplumu eğitme ve dönüştürme misyonuyla işlevsellik kazandığı bu süreçte roman da bundan etkilenir. Toplumsal olayları ve toplumdaki tüm katmanları yansıtabilme imkânına sahip olan roman, yazarın üslubuna ve yazıldığı döneme göre yön kazanır. Cumhuriyet Dönemi romancılarından Halide Edip, imparatorluktan ulus devlete geçiş döneminde, toplumun şekillenmesi ve milli kimlik inşasında belli bir misyon üstlenen bir romancı olarak görülür. Eserlerinde yeni bir ulus yaratma bilinciyle hareket eden yazar, Kurtuluş Savaşı, Yunan İşgali gibi vakaları eserlerinde konu olarak işlerken eserlerini “monolojik söylem” olarak nitelendirilebilecek bir yaklaşımla inşa eder. Bu çalışmada, ilk aşamada Bahtin’in romanda çokseslilik kuramı, ikinci aşamada ise Thompson’un anlam inşa etme yöntemleri olarak geliştirdiği metodoloji bağlamında Halide Edip’in Vurun Kahpeye ve Zeyno’nun Oğlu romanları tahlil edilecektir. Böylelikle Halide Edip’in üslubu ve söylemi arasındaki etkileşim ortaya konacaktır.
|