Derginin Adı:
|
Uluslararası Dil, Eğitim ve Sosyal Bilimlerde Güncel Yaklaşımlar Dergisi (CALESS)
|
Cilt:
|
2019/1
|
Sayı:
|
2
|
Makale Başlık:
|
Kutb'un Hüsrev ü Şirin'inin Yayımlanmış İki Metni Ve Tarihî Metinlerin Okunması Üzerine
|
Makale Alternatif Dilde Başlık:
|
Regarding The Reading Of History Texts And Two Text Published On Kutb's Husrev u Şirin
|
Makale Eklenme Tarihi:
|
13.01.2020
|
Okunma Sayısı:
|
4
|
Makale Özeti:
|
Türkçe, dünyanın eski, köklü ve zengin dillerinden olmasının yanı sıra yazılı
metinleri bakımından da eski, köklü ve zengin bir geçmişe sahiptir. Bilindiği
gibi bu metinler tarih içerisinde Türklerin yayıldığı ve yaşadığı geniş coğrafi
alanlarda farklı alfabelerle karşımıza çıkmaktadır. Türk diline ait metinlerin
sayı ve hacim bakımından yoğun biçimde Arap alfabesi ile yazıldığı
görülmektedir ki bu metinler aynı zamanda dil ve kültür açısından derin
bilgileri içeren nadide eserlerdir. Bu makaleye konu olan Kutb'un Hüsrev ü
Şirin'i de bu eserlerdendir. Nizamî'nin aynı adlı mesnevisinden miladi 1341
yılında Kutb tarafından Altınordu hükümdarı Tini Bek Han ve eşi Melike
Hatun adına Türkçeye tercüme edilmiştir. Eserin bilinen tek nüshası
Bibliothéque Nationale'de Türkçe kaynaklar bölümünde 312 numarada
kayıtlıdır. Kutb'un Hüsrev ü Şirin adlı mesnevisini ilk defa 1958 yılında
Ananiazs Zajaczkowski metin olarak Varşova'da Latin harfleriyle
yayımlamıştır. Bundan on yıl sonra 1968 yılında eser, Necmettin Hacıeminoğlu
tarafından Kutb'un Husrev ü Şirin'i ve Dil Hususiyetleri adıyla hem metni Latin
harflerine çevrilerek hem de geniş bir dil incelemesi yapılarak neşredilmiştir.
Söz konusu iki çalışma incelendiğinde her ikisinin de okuma farklılıkları
bulunduğu; ayrıca çalışmalarda Kutb'un Hüsrev ü Şirin mesnevisinin Arap
harfli metni ile de uyuşmayan okumalar olduğu görülmektedir. Makaleye esas
teşkil eden husus, bu iki metin neşrinden hareketle farklı okumalara ve asıl
metinden ayrışmalara dikkat çekerek tarihî Türk dili alanında çok değerli olan
bu eserin orijinal metne dayanan yayımının gerekliliğini ortaya koymaktır.
Böylece, Kutb'un Hüsrev ü Şirin'i temelinde Türkçenin diğer nadide
şaheserlerinin de yeniden gözden geçirilmesi, sağlam metinlerinin elde
edilmesi yolunda atılacak adımlara katkıda bulunulması ümit edilmektedir.
|
Alternatif Dilde Özet:
|
In addition to being one of the oldest, deep-rooted and rich languages of the world,
Turkish has the same attributes in terms of written texts. As it is known, these texts
of Turkish language emerge with different alphabets in wide geographical areas
where Turks have spread and lived in history. It is observed that the texts of Turkish
language are written in Arabic alphabets intensively in terms of numbers and
volumes, at the same time these are rare works that contain profound information
from language and cultural point of view. Kub's Husrev u Şirin, which is the subject
of this article, is one of these works. Same name as the Nizami's mesnevi it was
translated into Turkish in 1341 by Kutb on behalf of Tini Bek Han, the ruler of
Altınordu and his wife Melike Hatun. The only known copy of the work is
registered in Bibliothéque Nationale in Turkish references section number 312.
In 1958, Ananiazs Zajaczkowski published Kutb's mesnevi Husrev u Şirin in Latin
alphabet for the first time in Warsaw. Ten years later, in 1968, Necmettin
Hacıeminoğlu published Kutus's Husrev ü Şirin and Dil Hususiyetleri by
translating the text into Latin alphabet along with a wide range of language studies.
When these two studies were examined, it was found that both of them had reading
differences; In addition, it is seen in the studies that there are readings that are
incompatible with the Arabic text of Hüsrev ü Şirin mesnevi of Kutb. The essence of
the article is to reveal the necessity of the republication of this masterpiece based on
the original work, which is very valuable in the field of historical Turkish language,
by drawing attention to different readings and divergences in these two
publications. Thus, it is hoped that revision of Kutb's Hüsrev ü Şirin will contribute
to the steps to be taken to obtain sound manuscripts for other rare masterpieces of
Turkish literature.
|