Makale Özeti:
|
şan somut bir iletişim aracı olan dil somut yapıya sahiptir. Bu yapı içinde işaretleri, beden ve yüz hareketlerini, yani jest ve mimikleri de taşır. Dil yalnızca iletişim aracı değil, bir ulusun geleneklerini, göreneklerini, hayat ve ötesi hakkındaki tasavvurlarını da içinde barındırır. Bu nedenle ünlü düşünür Haideger “Dil düşüncenin evidir” diyerek, düşünce sınırlarını aslında dilin sınırları olduğunu vurgular. Dil, uygarlıkların oluşumunda ve kültürel olarak gelişiminde ana unsur olarak görülmektedir. Bireylerin eğitim düzeylerinin gelişmesi ile birlikte dilin kuralları ve yapılanmaları değişmiş, kelimeler zenginleşmiş ve toplumlar geliştikçe diller de buna paralel olarak gelişme göstermiştir. Toplumsal ilişkilerin artması, bu süreci hızlandırmıştır. Uluslar, kendilerine özgü dil yapı ve kurallarına sahiptir. Bu kuralların büyük bir kısmı yazı dilinde uygulansa da konuşa dilinde uygulanmaya bilir. İnsanların yaşadıkları coğrafya ve bu coğrafya üzerinde hayat bulmuş kadim kültürler dil yapısını etkiler. Bu da aynı ülke içinde farklı konuşma ve yazı dili çeşitliliğinin doğmasına, dil varyasyonlarının ortaya çıkmasına sebep olur.
|