Makale Özeti:
|
Bu çalışmada, dilsel üretimlerin temel oluşum sürecini, “Herhangi bir dilbilgisel işlemde çekim alanı oluşturan dilbilgisel birim, potansiyel konumda bulunan diğer biçimbirimleri kendisine doğru çeker” biçiminde açıklayan Çekilim İlkesi (Çİ) ile onun Türkçedeki görünümleri üzerinde durulacaktır. Çİ’nin iki türü ve aşaması bulunmaktadır: İçkin Sözlüksel Çekilim (İSÇ) ve Niyet Güdümlü Sözdizimsel Çekilim (NGSÇ). İSÇ, sözcük dağarcığı ve uzun süreli belleğin yer aldığı bölgede ya da o bölgeye yakın gerçekleşmektedir. Bu çekilim türü, evrensel nitelik taşıyan kalıtsal dilbilgisi ve ana dile özgü temel dilbilgisi dizgesinin gerçekleşimini sağlamaktadır. Bu gerçekleşim tekdüze, otomatik (irade dışı) ve pasiftir. Yalnızca, sözdizimsel görevi bulunan çekim eklerinin değil, türetim eklerinin dizilimine ilişkin de bir açıklama getirmektedir. NGSÇ ise dil kullanıcısının niyeti doğrultusunda biçimlenen dilbilgisel bir çekilimdir. Çekilimin ikinci aşamasıdır. Aktif ve seçimliktir. Bu çekilim türü bazı eylem çerçevelerinin yüklem çerçeveleri değiştirim işlemiyle neden birden fazla olasılık içerdiğini de açıklayabilmektedir. Bu üretim alanında ağırlıklı olarak türetim değil çekim biçimbirimleri görev üstlenmektedir. İSÇ’den NGSÇ’ye tabana çekimlenen dilbilgisel birimlerin belli bir düzen içinde tabana eklemlendikleri görülmektedir. Bu dizilim Tabana Yanaşıklık Hiyerarşisi adıyla kurala bağlanmıştır. Bu çalışmada, söz konusu hiyerarşinin somut görünümleri Türkçe örnekler üzerinden açıklanmış, Çİ ve türlerinin Chomsky’nin (1995) The Minimalist Program’da belirttiği üretici dil modelinden ayrılan birkaç yönü üzerinde durulmuştur.
|