Makale Özeti:
|
Bu araştırmanın amacı, Türkçe öğretmen adaylarının kişilik özellikleri ve mesleki kaygı düzeyleri arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Çalışmada, ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) tarafından ortaya konan ‘istatistiki bölge birimi’ sınıflandırmasına göre 12 istatistiki bölge biriminden birer il olmak üzere, toplam 12 ilde (Ankara, Balıkesir, Bolu, Burdur, Denizli, Elazığ, İstanbul, Gaziantep, Kayseri, Ordu, Tokat) bulunan üniversitelerin eğitim fakültelerinde öğrenimine devam etmekte olan 400 Türkçe öğretmen adayı oluşturmaktadır. İlişkisel tarama modeli ile gerçekleştirilen bu araştırmada elde edilen verilerin analizi sonucunda, Türkçe öğretmeni adaylarının kişilik özellikleri ile mesleki kaygı düzeyleri arasında zayıf ama anlamlı bir ilişki olduğu saptanmıştır. Araştırmada, Türkçe öğretmeni adaylarının “dışa dönüklük” ve “yalan” özellikleri arttıkça kaygı düzeylerinin de arttığı, buna karşılık “nörotisizm” özellikleri arttıkça kaygı düzeylerinin düştüğü belirlenmiştir. Türkçe öğretmeni adaylarının kişilik özellikleri ile mesleki kaygı düzeyleri arasındaki ilişki incelendiğinde, “yalan” özelliği ile “meslektaş ve veli merkezli kaygı” ve “uyum merkezli kaygı” faktörleri arasında (sırasıyla .37 ve .33) zayıf bir ilişki bulunduğu, kişilik özelliklerinden “yalan” özelliği ile “psikotisizm” özelliği arasında (-.43) zayıf bir ilişki bulunduğu, kaygı düzeyini belirleyen faktörler incelendiğinde ise en yüksek ilişkinin “görev merkezli kaygı” ile “öğrenci / iletişim merkezli kaygı” arasında (.77; güçlü ilişki) olduğu saptanmıştır.
|