Makale Özeti:
|
Bu çalışmada; Osmanlı’nın son dönemlerinden, 1900 yılların başından itibaren, 21. yüzyılın ilk yıllarına kadarki yaklaşık yüz yıllık tarihsel süreçte Karadeniz’deki ticari balıkçılık, devletin sosyo-politik ve sosyo-ekonomik değişimlerine bağlı olarak incelenmiştir. Sistematik olarak balıkçılığın gelişimi ile uygulanan devlet politikaları arasında bir paralellik tespit edilmiştir. Bu dönemler sırasıyla; (i) tek partili, devletçi ekonomik politikaların uygulandığı 1950 öncesi dönem, (ii) çok partili, planlı ve yarı liberal ekonominin uygulandığı 1950 ile 1980 arasındaki dönem ve (iii) pazar ekonomisine geçiş dönemi ile balıkçılığın büyüme ve gelişme dönemini oluşturan 1980 ile 21. yüzyılın ilk yıllarıdır. Dönem başında; bölgede herhangi bir balıkçılık sektörünün varlığından söz edilemez.Düşük balık fiyatları, küçük tekneler, geleneksel ve ilkel yöntemlerle yapılan avcılık çalışanlara uygun bir gelir ve güvence sağlamıyordu. Balıkçılık geleneksel usullere göre yapılmakta ve yunus, morina ve hamsi avcılığı gibi yerel avcılık faaliyetleri ön plandadır. Ancak 1980’li yılların başından itibaren başlayarak 2000’li yılların yaklaşık ilk çeyreğine kadar geçen yaklaşık 30 yıl boyunca Karadeniz’de artan av çabasına karşın karaya çıkarılan av miktarında paralel bir artış sağlanmamıştır. Özellikle bu azalma daha çok demersal stoklarda gözlenmiştir. 1980’li yılların sonundan itibaren demersal stoklarda başlayan azalmalar, 2010’lu yılların sonunda maksimum düzeye ulaşmıştır. Kalkan stoklarının durumu bu çöküşte en önemli göstergedir. Aynı şekilde Karadeniz balıkçı filosunun sayısal ve teknolojik olarak gelişmesinin av verimi açısından rantabl olmadığı, aksine bu süreçte birim çabadaki avın düştüğü gözlenmiştir. Bugün itibari ile sadece hamsi avcılığına dayalı bir balıkçılık sektörünün sürdürülebilirliğinin büyük ölçüde risk altında olduğunu söylemek mümkündür.
|