Makale Özeti:
|
düzeninin korunması işlevleri yanında temel hak ve özgürlüklerin
korunması da Anayasa Mahkemelerinin görevleri arasında yer almaktadır.
Temel hak ve özgürlüklerin anayasa yargısı tarafından korunması,
Anayasamızda “bireysel başvuru” kavramı ile ifade edilmektedir. Bu
yargı yolu ile kamu gücü işlemleri tarafından temel hakları ihlal edilen
bireylere Anayasa Mahkemesine başvurarak, hukuki korunma talep etme
hakkı verilmektedir. Bireysel başvuru yolu, birçok devlet tarafından kabul
edilen ve uygulanan bir yargı yoludur. Bu başvuru yolu, insan hakları
ihlallerini giderecek önemli mekanizmalardan biridir. Bireysel başvuru ya
da anayasa şikâyeti yolunun en etkili şekilde uygulandığı ülkelerin
başında Almanya gelmektedir. Bu ülkede bireyler, Anayasa tarafından
korunan hakları yasama, yürütme ve yargı organlarına ilişkin kamu gücü
işlemleri ile ihlal edildiğinde anayasa şikâyeti yoluna
başvurabilmektedirler. Almanya’da bu mekanizmanın temel hak ve
özgürlüklerin korunmasına önemli katkılar sağladığı görülmektedir.
Türkiye’de uzun yıllardan beri tartışılan bireysel başvuru yolu, nihayet
7.5.2010 tarih ve 5982 sayılı Kanunla yapılan Anayasa değişikliği ile
kabul edilmiş, bireysel başvurunun esasları ise, 30.03.2011 tarih ve 6216
sayılı Kanun ile düzenlenmiştir. Anayasa ile oluşturulan bu yargı yolunun
büyük oranda Almanya’daki Anayasa şikâyetinden etkilendiği
görülmektedir. Çalışmamızda, bireysel başvuru yolunun özellikleri, 1982
Anayasası ve 6216 sayılı yasa hükümleri çerçevesinde olmak üzere,
Almanya’da uygulanan anayasa şikâyeti ile karşılaştırmalı olarak
incelenmiş; uygulamada ortaya çıkabilecek muhtemel sorunlar bu
bağlamda ele alınmıştır.
|