Alternatif Dilde Özet:
|
Problem Durumu: Eğitimde program geliştirme süreci ile iç içe olan ve program geliştirme faaliyetinin önemli bir aşaması olan program değerlendirme (Varış, 1996, 186), gözlem ve çeşitli ölçme araçları ile eğitim programlarının etkililiği hakkında veri toplama, elde edilen verileri programın etkililiğinin işaretçileri olan ölçütlerle karşılaştırıp yorumlama ve programın etkililiği hakkında karar verme süreci olarak tanımlanmaktadır.
Son yıllarda özellikle değerlendirme alanında sıklıkla karşılaştığımız bilimsel yaklaşımlardan çok kişisel deneyimi ön planda tutan ve değerlendirmecinin algı, donanım ve geçmiş deneyimlerine dayanan öznel değerlendirme yaklaşımlarından (Worthen, 1987, 47) biri de Delphi tekniğidir. Bir görüş birliği sağlama aracı olarak ifade edilen Delp¬hi tekniği bir problem durumuna farklı açı¬lardan bakan bireylerin ya da grupların yüz yüze gelmeden uzlaşmalarını amaçlayan bir tekniktir (Şahin, 2009).
Delphi tekniğinin özellikleri en genel haliyle aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
•Delphi tekniği, birbirini izleyen, ardışık süreçlerden oluşan bir araştırma yöntemidir.
•Uzlaşma sağlama, açık tartışma yerine katılımcılar ve katılımcıların sorulara verdiği cevapların gizliliğinin korunmasıyla gerçekleştirilir. Bu şekilde karar verme süreci baskın bireyler tarafından yönlendirilebilecek bir tartışma ortamına dönüşmez.
•Katılımcılar kendi fikirlerini uzman gruba rahatlıkla iletebilirler.
•Elde edilen verilerin nitel ve nicel analizleri istatistiksel olarak ifade edilir (Landetta, 2007; Graham ve Milne, 2003).
Program değerlendirmenin herhangi bir eğitim programının etkinliği hakkında veri toplama, yorumlama ve karar verme süreci olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Hazırlık bölümünde çalışan öğretim görevlileri ve öğrencilerin “Coursebook” dersi hakkındaki görüşlerinin değerlendirme sürecinde önemli olduğu düşünülmektedir. Öğretim dilinin en az % 30 olduğu lisans programlarında öğrenim görecek öğrencilerin derslerini takip edebilecek ve alanlarında araştırma yapabilecek düzeyde yazılı ve sözlü iletişim becerilerine sahip olmalarının hedeflendiği Yıldız Teknik Üniversitesinde, Hazırlık birimlerindeki ders programlarının incelenmesi, öğrencilere hedeflere ulaşma dereceleri, öğretmenlere ise gerçekleştirdikleri öğretim faaliyetlerinin etkililiği hakkında dönüt sağlaması açısından yararlı olacağı eldeki çalışmada değerlendirilmektedir.
Yöntem: Betimsel çalışma olan bu araştırmada, tarama (survey) modeli kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, 2011-2012 öğretim yılında Yıldız Teknik Üniversitesi, Yabancı Diller Yüksek Okulu, Temel İngilizce (Hazırlık) sınıflarında “Coursebook” dersi veren 27 öğretim görevlisi ile aynı bölüme devam eden 36 öğrenci oluşturmuştur.
Araştırmada veri toplama aracı olarak iki aşamalı Delphi tekniği uygulanmıştır. Araştırmanın başlangıcında açık uçlu soruların yer aldığı bir anket formu hazırlanmıştır. Daha sonra birinci tur için hazırlanan anket, katılımcılara gönderilmiş; birinci tur sonunda elde edilen bulgulardan yararlanılarak yeni ve daha içerikli bir anket geliştirilmiş ve katılımcılara uygulanmıştır.
Bulgular: Elde edilen veriler değerlendirildiğinde öğretim görevlilerinin, Coursebook dersi hakkında olumlu ifade edilen görüşlerin oranı % 69,2’dir. Buna göre öğretim görevlileri, Course book kitabındaki okuma metinlerinin evrensel konular içerdiği fikrini % 80,7 oranında paylaştıklarını; kitaptaki okuma bölümlerini % 61,5, konuşma bölümlerini % 76,9 ve dinleme bölümlerini ise % 76,9 oranında yeterli gördüklerini ifade etmişlerdir. Buna karşın söz konusu kitabın okuma bölümleri % 57,7 oranında yeterli görülmemiştir.
Diğer taraftan öğretim görevlilerinin Course book dersi hakkında % 67,2 oranında olumsuz görüş ifade ettikleri görülmüştür. Buna göre öğretim görevlilerinin % 88,5’i kitabın gramer açısından yetersiz olduğunu belirtmiştir. Öğrencilere uygulanan anketten elde edilen verilere göre ise öğrencilerin % 83,3’ü Course book kitabının arkasında cevap anahtarı olması gerektiğini; % 61,1’i kitaptaki görsel unsurların ilgi çekici olduğunu; % 55,6’sı dinleme bölümlerinin anlaşılır olmadığını belirtmiştir.
Elde edilen verilere göre öğrenciler % 55,7 oranında Course book dersi hakkında olumsuz görüş belirtmiştir. Course book kitabının on-line şifrelerle birlikte satılmasından tamamının memnun olmadığı; aynı şekilde Course book kitabının içeriğinin de öğrencilere göre %83,3 oranında yeterli olmadığı ortaya çıkmıştır. Öğrencilerin % 75,0’ı kitaptaki dilbilgisi, % 70,5’i kelime bilgisi alıştırmalarının yetersiz olduğunu; kitaptaki okuma metinlerini % 61,1 oranında sıkıcı bulduklarını belirtmişlerdir.
Sonuç ve Öneriler: Elde edilen veriler değerlendirildiğinde öğretim görevlileri ve öğrencilerin Coursebook dersi ve söz konusu kitabın öğretim programı hakkında genel olarak olumsuz düşünceye sahip oldukları görülmektedir. Programın hazırlanması aşamasında öngörülen hedeflerin, öğrencilerin giriş davranışlarıyla uyumlu olması gerektiği; ders kitabının seçiminde, program hedeflerinin göz önünde bulundurulması zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Konu ile ilgili yapılan benzer bir araştırmada hazırlık birimlerinin ders programlarının hazırlanmasında öğrencilerin ön donanımlarının ve gereksinimlerinin saptanmasının zorunlu olduğu ifade edilmektedir (Yurtcan, 1995).
Sonuç olarak söz konusu programın hazırlanması aşamasında öngörülen hedeflerin, öğrencilerin giriş davranışlarıyla uyumlu olması gerektiği anlaşılmaktadır. Ayrıca ders kitabına göre içerik oluşturulmakta, bir diğer deyişle ders kitabı içeriği, ders programı içeriği olarak kabul edilmektedir. Buna karşın ders kitabının seçiminde, program hedeflerinin göz önünde bulundurulması ve öğretim görevlilerinin görüşlerinin alınması zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Buna ek olarak, öğrencilerin beklenti ve ihtiyaçları konusunda gerekli analizlerinin yapılması, programın etkinliğini arttıracağı düşünülmektedir. Programın etkinliğine yardımcı olması beklenen destekleyici materyallerin, ders kitabı ve güçlük derecesiyle paralellik taşıması gerekliliği de değerlendirilmesi gereken diğer bir konudur.
|