Derginin Adı:
|
MESLEKİ BİLİMLER DERGİSİ
|
Cilt:
|
2018/7
|
Sayı:
|
1
|
Makale Başlık:
|
DİKEY GEÇİŞ SINAVININ (DGS) MESLEKİ EĞİTİM ÜZERİNE ETKİLERİ: DOĞALTAŞ SEKTÖRÜ ÖRNEĞİ
|
Makale Alternatif Dilde Başlık:
|
THE EFFECTS OF VERTICAL TRANSFER EXAMINATION (DGS) ON VOCATIONAL EDUCATION: NATURAL STONE SECTOR EXAMPLE
|
Makale Eklenme Tarihi:
|
9.02.2021
|
Okunma Sayısı:
|
0
|
Makale Özeti:
|
Eğitim ve ülke ekonomisinin gelişiminde önemli bir yeri olan meslek yüksekokullarının temel amacı, mezun olan öğrencilerin
ilişkili olduğu sektörde istihdamını sağlamak ve böylelikle ara eleman ihtiyacını karşılamaktır. Mesleki eğitim alanında, 2000
yılında lisans programlarına geçiş yapma imkânı sağlayan Dikey Geçiş Sınavı (DGS) uygulaması başlamıştır. Bu sınav ile
meslek yüksekokullarında okuyan öğrenciler dört yıllık fakültelere geçiş yapma olanağına kavuşmuştur. Günümüzde
üniversite ve lisans programlarının sayılarının artması ile bu sınav, mezun teknik elemanlar tarafından yaygın olarak tercih
edilmektedir. Bu durum, mesleki eğitimin birincil amacı ve sonuçları üzerine önemli etkiler yaratmaktadır. Çalışmamızda,
DGS uygulamasının mevcut etkileri ve sonuçlarını değerlendirmek için doğaltaş sektörüne ara eleman yetiştirmek üzere
eğitim veren DEÜ Torbalı Meslek Yüksekokulu Doğal Yapı Taşları Teknolojisi programı öğrencilerinin durumları analiz
edilmiştir. 250 program öğrencisinin DGS ile ilgili uygulamaları anket metodu kullanılarak saptanmıştır. Aynı zamanda, süreç
içerisinde takip edilen mezun öğrencilerin istatistiksel olarak hangi oranda sektörde istihdam olduğu ve bu durumun DGS ile
ilişkisi araştırılmıştır. Doğal yapı taşları teknolojisi programından bu sınav ile üniversitelerin mimarlık, İç mimarlık, jeoloji,
maden, jeofizik mühendislikleri bölümlerine geçiş yapılabilmektedir. Eğitim gören öğrencilerin %95 başlangıçta DGS hedefli
programa kayıt yaptırmaktadır. Öğrencilerin % 100’ ü Dikey geçiş sınavına gireceğini belirtmektedir. Bu sınava giren mezun
öğrencilerin %80-%90’ı lisans programlarına yerleşmektedir. Toplam mezun öğrencilerin ancak %5-10’u sektörde ara
eleman olarak çalışmaktadır. Sonuç olarak, Dikey geçiş sınavı önlisans mesleki eğitiminin yönelimini belirleyen temel bir
parametre durumuna gelmiştir. Öğrencilerin önlisans mesleki eğitimini basamak olarak görmelerine neden olmakta ve lisans
tamamlama programlarına yöneltmektedir. Diğer taraftan, lisans bölümleri yasal olarak kontenjanlarının en az %10’unu
DGS için ayırmaktadır. Bu sayı, önlisans program mezun sayısından daha fazladır. Bu durum meslek yüksekokul(u)ları için
tamamen bir dezavantaj oluşturmaktadır. Çünkü tekniker olarak yetiştirilen öğrenciler sektörde çalışmadıkları için sektörün
ara eleman ihtiyacını karşılayamamakta bu da her geçen gün sektörde ara eleman açığını artırmaktadır. DGS uygulama
sürecinden elde edilen sonuçlara baktığımızda sistemin acil olarak tekrar gözden geçirilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır.
|
Alternatif Dilde Özet:
|
The main objective of vocational colleges, which have an important place in the development of education and the
economy of the country, is to provide employment in the sector to which the graduated students are related and thus to
meet the need for technicians. In the field of vocational education, the application of the vertical transition exam (VTE),
which allows the transition to undergraduate programs in 2000, has begun. With this test, students studying at vocational
colleges have been able to switch to four-year faculties. With the increasing number of university and undergraduate
programs today, this exam is widely preferred by graduated technicians. This has important implications for the primary purpose and results of vocational education. In our work, the situation of the students of DEÜ Torbalı Vocational School of
Natural Stone Technology program which trained to train intermediate workers in the natural stone sector to evaluate the
current effects and results of VTE application has been analysed. 250 program students' DGS related applications were
determined using the questionnaire method. At the same time, it was investigated in which sector the graduate students
who were followed in the process statistically employed in the sector and this situation was related to the VTE. With this
examination from natural building stones technology program, universities can be transferred to architecture, interior
architecture, geology, mining, geophysical engineering departments. 95% of the trainees initially enrolled in the VTE
targeted program. 100% of the students stated that they will take the Vertical Migration Examination. 80% -90% of the
graduates entering this examination are placed in undergraduate programs. Only 5-10% of the total graduated students
work as intermediate workers in the sector. As a result, the vertical transition examination has become a basic parameter
that determines the orientation of the associate vocational education. It leads students to see the associate vocational
education as a step and directs them to undergraduate completion programs. On the other hand, license departments
legally reserve at least 10% of the quota for VTE This number is more than the number of associate degree graduates. This
is a total disadvantage for vocational high schools. Because the students who are educated as technicians do not work in
the sector, they cannot meet the needs of the intermediaries of the sector and this increases the number of intermediary
personnel in the sector day by day. When we look at the results obtained from the VTE implementation process, it turns out
that the system should be urgently re-audited.
|