Makale Özeti:
|
Bryan Magee’nin sıradışı bir üslupla kaleme aldığı Felsefenin Öyküsü,
amatör veya profesyonel pek çok felsefe okuyucusuna hitap edebilecek
bir anlatımla okuyucunun karşısına çıkmaktadır. Her sayfasında farklı
bir görselle desteklenen eser, bir yandan felsefeyi sürükleyici bir öykü
tadında sunmakta, bir yandan da felsefenin sorularla yüklü doğasını
koruyarak düşünmeye davet etmektedir. Orijinal adı The Story of
Philosophy olan eser ilk bakışta İngilizce kaleme alınmış bir Binbir Gece
Masalları’nı çağrıştırmakta, sayfalar ilerledikçe farklı bir ciddiyete
bürünerek ülkeler arası politik meselelere kadar uzanmaktadır. Antik
Yunan’da başlatılan felsefenin öyküsü, 20. yüzyıla kadar bir sinema
şeridi gibi okuyucunun gözü önünden akıp gider. Sayfaların sağına
soluna iliştirilen küçük notlar ve canlı imgeler felsefeyi fildişi kulede
yapılan bir etkinlik olmaktan çıkararak üniversiteye yeni başlamış bir
öğrencinin not defterinden alınmış gibi keyifli ve kolay anlaşılır bir hale
getirmektedir. Öte yandan, tarihi sıralamayı takip etse de eserin ne
kadar sistematik ilerlediği ve doyurucu bilgi verdiği tartışmaya açıktır.
Filozofların kendine has felsefi terimlerini bulmanın neredeyse
imkansız olduğu eser, günlük dile yakın bir şekilde sade ve basit
anlatım tarzıyla özellikle felsefe ile yeni tanışacakları cezbetmeye
namzettir.
|
Alternatif Dilde Özet:
|
The Story of Philosophy, written by Bryan Magee in an extraordinary style, has a narrative that can
appeal to - amateur or professional- many philosophy readers. The work, supported by a different
visual on each page, tells the history of philosophy as a gripping story. On the other hand, it invites
thinking while preserving the questioning nature of philosophy. The work, whose original name is The
Story of Philosophy, evokes a Binbir Gece Masalları, written in English at first glance, and even touches
upon international political issues as the pages progress. The story of philosophy started in Ancient
Greece flows like a movie until the 20th century. Small notes and images attached to the left and right
of the pages make philosophy an enjoyable and easy-to-understand, as if it were taken from the
notebook of a student who has just started university, by removing it from being an activity in the
ivory tower. On the other hand, although it follows the historical order, it is open to debate how
systematically the work progresses and gives satisfactory information. The work, in which it is almost
impossible to find the unique philosophical terms of the philosophers, is ready to attract those who
will meet just philosophy, especially with its plain and simple style of expression.
|