Makale Özeti:
|
Arastırmanın Temelleri: Büyük bir bölümü Balıkesir sınırları içinde kalan Kaz Dagları,
Problem Durumu: Ahmet Midhat Efendi, Tanzimat’tan itibaren batı etkisinde degismeye baslayan
edebiyatımızın en önde gelen sahsiyetlerinden biridir. Roman, tiyatro, hikâye, anı, seyahat yazısı,
tenkit, deneme, gazete makalesi gibi çogu o dönemde Türk edebiyatı için yeni olan edebî türlerde
eserler vermistir. Tanzimat’la birlikte batılılasma kavramı ile tanısan Türk toplumunu, eserleri
aracılıgıyla, egitmeyi en önemli görevi kabul etmistir.
Ahmet Midhat Efendi’nin eserlerinde ele aldıgı konuların basında yeni bir kimlik kazanmaya
çabalayan Türk toplumunda kadının konumu ve yasantısı ile ilgili hususlar gelir. O dönemde hem
Türk toplumu hem de Türk edebiyatı için çok yeni olan düsmüs kadına acıma ve onu topluma
kazandırma temasını isledigi Mihnetkesan ve Henüz On Yedi Yasında adlı eserleri bu konudaki
çarpıcı örneklerdir. Ahmet Midhat Efendi, bu eserleri aracılıgıyla, fuhus âlemine düsen genç kız ve
kadınların büyük bir kısmının çaresiz, kurtulusundan ümidini kesmis, acınası insanlar olduguna
dikkati çeker. Düsmüs kadına katı kaideci ahlâk anlayısı ile degil, insanî ahlâk anlayısı ile
yaklasılması, onu kurtarmak için çaba harcanması gerektigine isaret eder. Genç kız ve kadınların
egitilmelerinin önemi ve fuhsun ortadan kalkması için basta erkeklerin olmak üzere toplumun
görevleri üzerinde durur.
Arastırmanın Temeli: Ahmet Midhat Efendi’nin Eserlerinde Düsmüs Kadına Uzanan El:
Mihnetkesan ve Henüz On Yedi Yasında
Arastırmanın Amacı: Bu çalısmada yazarın, Mihnetkesan ve Henüz On Yedi Yasında adlı
eserlerinin düsmüs kadına acıma ve onu kurtarma teması açısından incelenmesi amaçlanmaktadır.
Veri Kaynakları: Ahmet Midhat’ın Mihnetkesan ve Henüz On Yedi Yasında adlı eserleri
Sonuçlar: Sonuç olarak, Ahmet Midhat Efendi’nin bu çalısmaya konu olan iki eserinde de
düsmüs kadın temasını devri için çok yeni, hiç alısılmadık bir bakıs açısı ve üslupla ele aldıgı, bu
toplumsal yaranın sarılabilmesi için son derece insanî bir yaklasım ve her zamanki babacan tavrı ile
incelikli bir gayret sarf ettigi söylenebilir.
|